Nasreddin Hoca yüzünü görmediği bir hanım ile evlenmiş
evlenmesine de, mutsuz. Çünkü gelin çirkin.
Dayanamamış bir arkadaşına açılmış, durumunu anlatmış.
Arkadaşı da hoca’ yı suçlamış;
-Hoca efendi evlenmeden önce bir şekilde göreydin, hadi
kendin göremedin, inandığın güvendiğin hısım akrabalarından birilerini hamama
göndereydin’ diyerek hocayı suçlamış.
Nasreddin Hocamıza, çirkin kadını güzel diye yutturup
baş göz etmişler ya; hocamız günümüzde olsaydı ne yapardı?
‘Önemli olan huy güzelliği, ama yüz güzelliği de olursa
iyi olur’ der, hanımını alır, estetik üzerine gelişmiş tam teşekküllü bir tıp
merkezine götürür
Ve
Derdi ki, ‘yüzüne bakılacak bir hale getirin’.
Şimdi dönelim, konumuza. Giresunspor’un borcunun son
altı seneyi kapsadığı yazılıyor. Yönetimin göreve geleli iki buçuk sene olmuş. İlk
geldikleri kongreyle birlikte toplamda 3 defa genel kurul yapmışlar. Doğru mu? Doğru. Peki borcun son altı seneyi kapsadığı neden
şimdi gündeme geliyor? Anlamak zor.
Dün gibi hatırlıyorum. Bir önceki başkan ile şimdiki
başkanın seçim öncesinde birlikte verdiği fotoğrafı. Biri kulübün mali durumu hakkında bilgi vermiş, biri ise seçilmesi
halinde kendisini nasıl bir tablonun beklediğini öğrenmişti.
Dedik ya yukarıda. İki buçuk sene geçmiş, kongreler
olmuş vs vs. Bu genel kurullarda hangi borcu ibra ettiniz, o 2,5 senede borcun
altı seneyi kapsadığını göremediniz de şimdi mi farkına vardınız.
Şimdi; yok oyuncular prim alamamış, iki dönem transfer
yasağı gelecekmiş, FIFA’da şu kadar dosya varmış, yok borç altı seneyi
kapsıyormuş, 3 puan silinme tehlikesi varmış gibi moral bozucu şeyler
duyuyoruz.
Biz Giresunlular’ın
Giresunspor’dan başka bir şeyi yok. Bu nedenle kim ne yapacak, ne edecek
bilemem lakin Nasreddin Hoca’nın hikayesindeki gibi; bir an evvel bu kulübü
yüzüne bakılacak hale getirin. biz Giresunlular’a yeter.