Giresunspor’da
bildiğiniz gibi olağanüstü genel kurul kararı alındı. Yeşil-beyazlı renklere
gönül veren herkesin beklentisi takımı ayakta tutabilecek, güçlü bir yönetimin
göreve gelmesi.
Geçen sene
25 Şubat’ta göreve gelen Nahid Yamak’ın bence tekrardan adaylığı düşünmemesi
hatta hatta aklından bile geçirmemesi gerekir.
Neden mi?
Giresunspor
O’nun görev yaptığı süre içerisinde iki sezon peş peşe küme düşmüştür.
Çoğunluğu
asgari ücrete oynayan gencecik çocuklar, paralarını alamadıkları için antrenmana
çıkmamışlardır.
Sezona
başladığı teknik adam Mustafa Kaplan’ı takım iyi futbol oynarken göndermesi
hataydı. Yerine gelen Mehmet Birinci ile ilk yarının bitiminde yol ayrımına
gidilmesi, Serhat Güller’in o koltukta halen oturuyor olması hatayı; hatalar
zincirine çevirdi.
Dönelim
sezon başına. Geldiği günden bu yana devamlı eski yönetimi suçlayan, takımın bu
şartlarda transfer yapamayacağını her fırsatta dile getiren Nahid Başkan,
eldeki gencecik oyuncular Doğancan, Rahmetullah, Görkem, Murat Cem gibi bazı futbolcuları
paralarını verip tutamadı.
Lig başlamadan Onurcan’ı, devre sona ermeden
Kuwas’ı, sonrasında ise Çekdar ve Saviçeviç’i elinden kaçırdı. Giresunspor
maçlarında San Marino gibi oldu. Gelen 3- 5 atıyor gidiyor.
Personel
aylardır maaş alamazken, göğsünde
Çotanak armasını taşıyan altyapı çocukları deplasmanlara deyim yerindeyse aç
aruk gidiyor.
Eskiden
Giresunspor otobüsünü işletmesinin önünde görenler koşa koşa karşılamaya
gelirken, şimdilerde ise ‘kapalıyız, yemeğimiz kalmadı’ diyerek bir tas çorbayı
gençlere veresi gelmiyor. Veren de parasını ya alamıyor ya da günlerce telefon
açarak zar zor alıyor.
Elbette
yaptığı güzel şeyler var. Sayın Yamak bunları basın toplantılarında zaman zaman
dile getiriyor. Yapacağı güzel şeylerden
biri de yeniden başkan olmayı aklının ucundan dahi geçirmemesidir.
Bu şehirde
Nahid Yamak’ın başkanlığında değil ligde kalmayı Süper Amatörde bile şampiyon
olunamayacağını düşünen insan sayısı oldukça fazla. Biraz ağır oldu ama dost
her zaman acı söyler Sayın Yamak.
ALİ AKTEN